24 Şubat 2008 Pazar

Yağmur ve Kar Sokağı

Yağmur durmuştur. Sokaklar ıslak. Hala açık olan işyerlerinin ışıkları güçleri yettiğince sokak lambalarına eşlik etmektedir. Işığın kırılarak ıslanmış parke taşlarının üzerine düşmesi apayrı bir güzellik katmaktadır sokağa. Gece yarılamıştır kendini. Sinemadan yeni çıkmışsınız. Ağır adımlarla yürüyorsunuz. Bir seyyar satıcının teybinden Vaya Con Dios’un Na Nah Nah şarkısı duyulmaktadır. 80’li yılların bu en güzel mirası adımlarınızı daha da yavaşlatmıştır. Elleriniz ceplerinizde. Gündüzleri çok kalabalık olan bu sokağın tadını çıkara çıkara ilerliyorsunuz. Bir büfenin önünden geçerken gözünüze günün eskiyen manşetleri takılıyor.
Çorbacılar sinemadan çıkanları beklemektedir.
Önünüzde bir grup…
Onların önünde başka bir grup…
Polis karakolunun önünde iki polis sohbet etmektedir. Gecenin ilerleyen saatine rağmen taksicilerin muzipliği üzerlerindedir. Taksicilerden birkaçı lokantacının çırağını kızdırmaktadırlar. Günün yorgunluğunu üzerinde taşıyan çırak çok sevdiği takımı Beşiktaşa laf atılmasına dayanamamaktadır.
Sinemadan çıkanlarla kepenklerini kapatmış olan esnaf sokağın en meşhur çorbacısında buluşmuşlardır. Kimisi çorba içecek kimisi de günü bir yorgunluk kahvesiyle noktalayacaktır.
Öğrenci(bekar) evleri hala uyumamıştır. Birçok evde tartışma müzik ve spor ve siyaset ekseninde devam ederken konu sık sık kız meselesine gelmektedir.

Balkanlar üzerinden gelen soğuk ve yağışlı hava bu sokağa da uğramıştır. Sokaklar bembeyaz. Esnaf erkenden işyerlerini kapatmış evin yolunu tutmuştur. Sokakta tek tük insanlara rastlamak mümkün.
Polis karakolunun önünde kimsecikler yok. Camın arkasında bir polis nöbet tutmakta. Karakolun çatısında sonbahardan kalma kuş yuvaları var.
Köşedeki çorbacının önündeki kestaneci her şeye rağmen soğuğa direniyor. Kestanecinin başında kahve renkli blutlar dolaşıyor...
Yazın gökyüzüne bakmayı unutan bu insanların gözü şimdi sık sık gökyüzüne takılıyor.
Sokağımıza ayrı bir güzellik katan kara haber bültenleri beyaz esaret diye haksızlık ediyor.
Ali ÖZDOĞAN 24 Şubat 2008